Büyük Taklid Merci'i Sayın Seyyid Ali Hüseyni Sistani’nin Bürosunun Resmi İnternet Sitesi

Eserleri » Tam İlmihal

BUĞDAY, ARPA, HURMA VE KURU ÜZÜMÜN ZEKÂTI → ← ZEKÂT HÜKÜMLERİ

ZEKÂTIN FARZ OLMASINDA GEREKEN ŞARTLAR

1821- Bir kimseye zikredilen on yerde zekâtın farz olması için, malın daha sonra açıklayacağımız nisap (64) miktarına ulaşması, insanın şahsi malı olması ve zekât verenin hür olması gerekir.

1822-
[Altın, gümüş, deve, koyun ve sığıra zekât gerekmesi için bunların üzerinden tam bir yıl geçmiş olmalıdır. Dolayısıyla] bir kimse on bir ay sığır, koyun, deve, altın ve gümüşe sahip olursa, on ikinci ayın başında zekât farz olsa da, bir sonraki yılın başlangıcını on ikinci ay bittikten sonra hesaplamalıdır.

1823-
Altın, gümüş ve ticaret malında, zekâtın farz olması sahibinin yıl boyunca akıllı ve ergen olması şartına bağlıdır. Fakat buğday, arpa, hurma, kuru üzüm ayrıca deve, sığır ve koyunda malik akıl ve ergen olması şart değildir.

1824-
Buğdayla arpanın zekâtı, onlara buğday ve arpa denildiği vakittir. Kuru üzümün zekâtı, koruk olduğu zaman farz olur. Hurmanın zekâtı ise ona halkın "temr" diyeceği zamandır. Onların nisap zamanları kurudukları zaman göz önüne alınır. Fakat buğdayla arpanın zekâtının verilme zamanı, onların harmanlanıp samandan ayrıldığı vakittir, hurma ve kuru üzümünki ise toplandıkları zamandır. Eğer mazeret olmadan ve mükellef olduğu halde bu vakitten geciktirilir ve telef olursa sahibi sorumludur.

1825-
Önceki hükümde açıkladığımız üzere buğday, arpa, kuru üzüm ve hurmanın zekâtı farz olması için sahibinin elinde olması gerekmez. Şu halde eğer mal kendi elinde veya vekilinin elinde olmasa da, örneğin biri onu gasp etmişse, eline ulaştığı zaman zekâtını vermelidir.

1826-
Sığır, koyun, deve, altın ve gümüş sahibi yılın belli bir bölümünde sarhoş veya baygın olursa, zekât ondan kalkmaz. Aynı şekilde buğday, arpa, hurma ve kuru üzümün farz olma zamanı sarhoş veya baygın olursa, hüküm aynıdır.

1827-
Buğday, arpa, hurma ve kuru üzüm dışındaki mallarda, sahibinin hem şer’i hem de fiili halette malı kullanabilmesi gerekir. Dolayısıyla eğer yılın bir bölümünde onu gasp etmiş olur veya şer’i açıdan kullanamazsa, zekâtı yoktur.

1828-
Bir kimse, altın, gümüş veya zekâtını vermek farz olan herhangi bir malı borç olarak alır ve bir yıl elinde olursa, zekâtını vermesi gerekir; borç veren kimsenin üzerine bir şey farz olmaz. Fakat borç veren zekâtını öderse, borç alandan zekâtı kalkar.

64 [Nisap; şeriatın bir şey için koymuş olduğu belli bir ölçü ve miktar demektir.]
BUĞDAY, ARPA, HURMA VE KURU ÜZÜMÜN ZEKÂTI → ← ZEKÂT HÜKÜMLERİ
العربية فارسی اردو English Azərbaycan Türkçe Français